Terk Edilme Korkusu Nedir? Neden Oluşur ve Nasıl Aşılır?

Terk edilme korkusu, birinin bizi sevmeyeceği, vazgeçeceği veya yalnız bırakacağına dair yoğun ve tekrarlayıcı kaygı halidir.
Bu korku genellikle çocuklukta yaşanan duygusal ihmal, ani ayrılıklar veya sevgi koşullu verilmiş ilişkiler sonucu oluşur.

Kişi, yetişkinlikte farkında olmadan bu duygusal geçmişi yeniden yaşar , sevgi ararken aynı zamanda reddedilmekten kaçar.

Terk edilme korkusuna sahip bireyler genellikle:

• Partnerinin ilgisini sürekli kontrol eder,

• İlişki içinde reddedilme olasılığına karşı aşırı hassastır,

• “Ya giderse?” düşüncesiyle kaygılanır,

• Terk edilmemek için kendi ihtiyaçlarını bastırabilir,

• Küçük uzaklaşmalarda bile yoğun duygusal tepkiler verebilir.

Bu durum sadece romantik ilişkilerde değil; arkadaşlık, iş ilişkileri ve terapi sürecinde bile görülebilir.

Kök Nedenleri (Şema Terapisi Açısından)

Şema terapisine göre bu korku, “Terk edilme / İstikrarsızlık şeması” olarak tanımlanır.
Kökü çoğunlukla erken dönemde, bakım verenin duygusal olarak tutarsız veya ulaşılmaz olmasıyla atılır.
Bu şema, “Ben sevilmeye değer değilim, insanlar sonunda gider.” inancını besler.

Yetişkinlikte ise kişi;

• Ya sürekli ilgi arar,

• Ya da terk edilmemek için bağımlı ilişkilere girer.

Nasıl Aşılır?

Terk edilme korkusunu aşmak, bastırılmış duygularla yeniden güven kurmayı gerektirir.
Şema terapisi ve farkındalık temelli yaklaşımlar bu süreçte oldukça etkilidir.

1. Duyguyu tanı:
Tetiklendiğinde hissettiğin duyguyu bastırmak yerine fark et. “Şu an çocuk yanım korktu.” diyebilmek, iyileşmenin ilk adımıdır.

2. Güvenli bağ kur:
Destekleyici ilişkiler, korkunun zihinde değil, bedende çözülmesini sağlar.

3. Kendine ebeveynlik:
İçindeki çocuk yanın ihtiyaç duyduğu şefkati artık sen verebilirsin.

4. Profesyonel destek:
Şema terapisi, “terk edilme” inancını yeniden yapılandırarak, ilişkilerdeki dengeyi geri kazandırır.

Unutma: Terk edilme korkusunu yenmek, kaybetme riskini ortadan kaldırmak değil , kendine kalma gücünü kazanmak demektir.
Kendini sevilmeye değer bir birey olarak görmeye başladığında, korkuların yerini güven alır.

Eğer ilişkilerde sürekli kaygı, terk edilme korkusu veya değersizlik hissi yaşıyorsan, birlikte bu döngüyü fark edip dönüştürebiliriz.